23 Mayıs 2013 Perşembe

Çocuk gözüyle erken yaşta 1.sınıf



Dün evde Naz ile sohbetimiz:

-         Biliyormusun Naz? Sihirli Bahçe’den 6 sınıf arkadaşın bu yıl senin okuluna başlayacakmış. (İsimlerini söyledim)

-         Yaşaşın hepsi mi gelecek benim okuluma!! Benim okulumu çok mu sevmişler??

-         Evet senin okulunu çok sevmişler.

-         Peki aynı sınıfta mı olacağız?

-         Hayır sen 2.sınıf olacaksın, onlar 1. sınıf.

-         Ama ben onlardan büyük değilim ki, aynı yaştayız. Bu haksızlık !!!

Hiçbir şey diyemedim. Bütün okul süresince oyun oynamak, parka gitmek, tv seyretmek istedi; 15 dakikadan fazla dikkatini toplayamadığı için ödevleri yapmak uzun süre aldı ve hiçbirini yapmaya vakit kalmadı. Çok zorlandı, isyan etti, yoruldu ; bizde onun kadar yorulduk, üzüldük ve yıprandık…Keşke 1 yıl öncesine dönebilseydim kararım çok farklı olurdu. Yaşadık ve öğrendik.

14 Mayıs 2013 Salı

Doğum günün kutlu olsun aşkım !!!



Sene 1993, ben daha 17 yaşımdayım; sende 19 yaşındasın. Yani daha çocuktuk tanıştığımızda; hayata seninle başladım, gönlüm seninle açıldı; beraber öğrendik, beraber büyüdük ve halende büyümeye/öğrenmeye devam ediyoruz. Aradan 20 yıl geçti. Bu hayata neler sığdırdık neler: beraber ağladık, beraber güldük, sırt sırta verdik, bazen de ayrı yollara düştük. Hepsinden önemlisi de dünya güzeli bir kız çocuğu getirdik bu dünyaya, kendi kanımızdan, canımızdan. Doğum günün kutlu olsun kocacığım; iyi ki doğmuşsun ki seninle bir hayat paylaşma şansına sahip olmuşum. Daha nice birlikte yeni yaşlarımıza....


9 Mayıs 2013 Perşembe

Okuma bayramımız



Hangi okula gidecek, 1.sınıf mı okuyacak derken okula başladı, nerdeyse okul bitti; şimdide okuma bayramı oldu. Zaman o kadar hızlı geçiyor ki bazen kendimi film şeridinde ilerliyormuş gibi hissediyorum.
Okuma bayramında sunucu olacağını öğrenince çok sevinmişti. Ben ise unutur mu, heyecanlanır mı diye endişelenmiştim. O sahnedeyken bende onun söyleyeceği konuşmayı, şarkı sözlerini içimden söylüyordum. Hatta kendimi o kadar kaptırmışım ki sunarken tek bir fotoğraf bile çekmeyi akıl edememişim.









Kızım benim çok güzel sundu; çizmeli kedi kostumü çok yakışmıştı, bana göre her şeyi çok güzel yaptı. Hele Kayahan’ın “Annem” şarkısıyla geçen fotoğraf gösterisi vardı ki zırıl zırıl ağlamak istedim.

Sonunda şunu anladım. İyisiyle kötüsüyle ne yaparsa yapsın ben onu her haliyle beğeniyorum. Benim gözümde en güzeli oymuş gibi geliyor. Önemli tek bir soru var benim için: Mutlu mu? Evet mutlu olduğu sürece bende mutluyum.
Tebrikler akıllı kızım, umarım devam eden yıllar boyu başarıların devam eder, bende seninle hep böyle gurur duyarım.